Türk’ün Bayramı Nevruz !
Nevruz Bayramı, Türk Milletiâ¬Ä¬ônin yüzyıllar ötesinden devam edip gelen geleneksel bayramlarından biridir.
Nevruz Bayramı, Türk Milli Kültürüâ¬Ä¬ônde baharın müjdecisi, gece ile gündüzün eŬüit olduĬüu ve tabiatın en adaletli günü olarak kabul edilir. Türklerâ¬Ä¬ôin yaŬüadıĬüı en uzak bölgelerde dahi 21 Mart, Nevruz Bayramı olarak çeŬüitli yöresel etkinliklerle kutlanır.
Tabiat ile iç içe, kucak kucaĬüa yaŬüayan, topraĬüı â¬Ä¬úanaâ¬Ä¬ù olarak vasıflandıran Türk DüŬüünce Sisteminde â¬Ä¬úBaharın geliŬüiâ¬Ä¬ù elbetteki önemli bir yere sahip olacaktı.
KaŬügarlı Mahmut, â¬Ä¬úBayramâ¬Ä¬ù kelimesinin anlamını Divan-ı Lügat-it Türkâ¬Ä¬ôte â¬Ä¬úBedhrem, halk arasında gülme ve sevinme, bir yerin ıŬüıklarla ve çiçeklerle bezenmesi ve orada sevinç içinde eĬülenilmesiâ¬Ä¬ù olarak tarif eder.
Bayramlar, insanlar arasında karŬüılıklı sevgi ve saygının perçinlendiĬüi günlerdir.
Bayramlar, insanların birbirleriyle olan dargınlıklarını unuttukları, barıŬütıkları, kardeŬüçe kucaklaŬütıkları gündür.
Bayramlar, toplumlarda milli birlik ve beraberliĬüin, bir arada yaŬüama arzusunun kuvvetlendiĬüi günlerdir.
Bayramlar, milli ve dini duyguların, inançların, örf ve adetlerin uygulandıĬüı, sergilendiĬüi, bir toplumda millet olma Ŭüuurunun ŬüekillendiĬüi, kuvvetlendiĬüi günlerdir.
Eski Türklerâ¬Ä¬ôle İranlılarâ¬Ä¬ôın â¬Ä¬úyıl-baŬüıâ¬Ä¬ù kabul ettikleri gün, Farsça bir kelime olan â¬Ä¬úNevruzâ¬Ä¬ù terimiyle ifade olunmaktadır. Ancak kelime anlamı bakımından â¬Ä¬úyeni günâ¬Ä¬ù demektir. Araplarâ¬Ä¬ôa İranlılarâ¬Ä¬ôdan geçen bu adet, baŬüta Oniki Hayvanlı Türk Takvimiâ¬Ä¬ônde görüldüĬüü üzere Türklerâ¬Ä¬ôde çok eskiden beri bilinmekte ve bugün törenlerle kutlanmaktadır.
Türklerâ¬Ä¬ôde çok eskiden beri baharın geliŬüi, tabiatın canlanıŬüı, destanlarda masallarda, türkülerde Ŭüiirlerde, aŬüıkların kopuzlarında terennüm edilir ve bahardan coŬükunlukla söz edilirdi. Baharın geliŬüi; suların çoĬüalması, dünyanın nefesinin ısınması yani havaların ısınması, türlü çiçeklerin açılması, yeryüzüne yemyeŬüil bir ipek kumaŬüın serilmesi, hayvanların çoĬüalması olarak yorumlanmaktadır.
Türk topluluklarında Nevruz geleneĬüi yaygındır. Türkler, Nevruzâ¬Ä¬ôu â¬Ä¬úNevruz-ı Sultaniâ¬Ä¬ù, Sultan Nevruzâ¬Ä¬ù veya Orta Asya Türk topluluklarında görüldüĬüü üzere â¬Ä¬úSultan Navrızâ¬Ä¬ù olarak kutlamaktadırlar. Türklerâ¬Ä¬ôde Nevruzâ¬Ä¬ôla ilgili görülen rivayetlerin en önemlisi bu günün bir kurtuluŬü günü olarak kabul edilmesidir. Bu bakımdan bu gün Ergenekon veya Bozkurt Bayramı olarak kabul edilmektedir.
Ergenekon Destanıâ¬Ä¬ôna göre düŬümanları Türkleri bir hile ile yenerler ve çoĬüunluĬüu öldürülür yada tutsak düŬüer. Kurtulanlar kimsenin bilmediĬüi daĬülık ,verimli bir yer olan Ergenekonâ¬Ä¬ôa gelirler. Zamanla nüfusları çoĬüalınca buradan çıkmak istediklerinde etrafın demir daĬülarla çevrili olduĬüu görülür. Bunun için büyük ateŬüler yakıp daĬüları eritirler ve tekrar eski yurtlarına dönerler. İŬüte Türk Kültürüne göre Nevruz , takvim baŬülangıcı olan Ergenekonâ¬Ä¬ôdan çıkıŬü günüdür. Bu adet Türklerâ¬Ä¬ôdeki demirciliĬüin milli sanat olması ve demir kültü ile açıklanabilir. İŬüte Türk Kültürüne göre Nevruz, takvim baŬülangıcı olan Ergenekonâ¬Ä¬ôdan çıkıŬü günüdür.
O günden beri yeni yılın baŬüladıĬüı gece Kök-Türklerâ¬Ä¬ôde adettir, o günü bayram sayarlar. Bir parça demiri ateŬüe salıp kızdırırlar. ìñnce KaĬüan bunu kıskaçla tutup örse koyar, çekiçle döver. Ondan sonra beyler de öyle yaparlar. Bunu mukaddes bilirler, böylece Tanrıâ¬Ä¬ôya ŬüükretmiŬü olurlar.
Nevruz, Türklerâ¬Ä¬ôin tabiatın diriliŬüini alkıŬüladıĬüı, yıl esaslı zaman deĬüiŬüiminin baŬülangıcı   saydıĬüı, deĬüiŬümeler için Tanrıya Ŭüükrünü ifade ettiĬüi özel bir törendir. Bu kutlama sarı, kırmızı, yeŬüilin   yan yana gelmesiyle oluŬüan sembolleŬüme ile tamamlanır gibidir.
Sarı, kırmızı ve yeŬüili bir inanıŬü ve varlık dünyasını yorumlayıŬü sonucunda yeŬüili; dirilik, tazelik gençlik, sarıyı; merkez, hükümranlık, kırmızıyı; Tanrı, koruyucu ruh, ocak (ev), dirlik, baĬüımsızlık, hürriyet anlamlarının sembolü halinde yorumlayan sadece Türk kökenli halkalardır.
Türk boyları, söz konusu bayramda çeŬüitli eĬülenceler düzenlemekte ve bir çok pratiĬüi de yerine getirmektedirler. Mesela; Nevruzâ¬Ä¬ôda piŬüirilen özel yemekler, oynanan oyunlar, güreŬü müsabakaları, yarıŬümalar, musiki makamları, Ŭüiir söyleme gelenekleri gibi faaliyetler yüzyıllardan beri yapılmaktadır. Nevruz, bu özellikleriyle Türk boyları arasında tam manasıyla sanat, edebiyat, spor ve musiki erbabının hünerlerini gösterdikleri bir bayram haline dönüŬümüŬütür.
Tarihi bakımdan Hun, Göktür, Uygur, Selçuklu, Osmanlı ve Cumhuriyet  döneminde Nevruz, bir örfi bayram olarak kabul edilmiŬü, çeŬüitli eĬülence ve merasimlerle idrak edilmiŬütir.
Cumhuriyetin ilanından sonra Atatürkâ¬Ä¬ôün önderliĬüinde 1922, 1923, 1924 ve 1926 yıllarında Ergenekon Bayramı adıyla kutlanmıŬü, daha sonraki yıllarda bu kutlamalar mahalli seviyede olmuŬütur.
ìúlkemizin Batısında Mart Dokuzu, Hıdrellez veya  Kakava Ŭûenlikleri adıyla kutlanan Nevruz Bayramı, bizleri birbirimize daha çok yaklaŬütırır. Ortak bir kültüre, birlik ve beraberlik içinde sahip çıkar ve aynı kültürün insanları olarak kaynaŬümamıza, birbirimizi sevmemize yardımcı olur.
Nevruz geleneĬüi ne Sunilikle, ne Alevilikle, ne BektaŬüilikle doĬürudan baĬülantısı olmayan, İslamiyetten çok öncelere giden bir gelenektir. Yani bir dinin ve mezhebin bayramı deĬüildir. Bu yüzden herhangi bir Ŭüekilde bir mezhep adına, bir din adına, bir etnik menŬüe adına baĬülı gösterilmesi, istismar edilmesi, bir ayrılık unsuru olarak takdim edilmeye çalıŬüılması yanlıŬütır. Tarihin ve kültürün bütün gerçeklerine aykırıdır.
Milli Kültürü yozlaŬütırmak, yok etmek, milli kültür unsurları üzerinde Ŭüüphe yaratmak, milli tarih konularında spekülatif yayınlarda bulunmak bugün Türklük düŬümanlarının en çok takip ettikleri metod bulunmaktadır. Kaleleri içerden ele geçirmek yani ülkeleri parçala, böl, sonra yok et prensibi emperyalist politikaların hedef seçtikleri ülkelere karŬüı uyguladıkları genel bir stratejidir. Bu strateji içinde milli kültür düŬümanlıĬüı, milli kültürün dejenere edilmesi, milli kültür deĬüerleri üzerinde baŬüka sahipler aranması en geçerli bir silah olarak kabul edilmektedir. ìñzellikle yurt dıŬüında Türkiye ve Türklük aleyhine faaliyet gösteren Marksist-Leninist ve bölücü unsurlar sunâ¬Ä¬ôi bir topluma mal edilmeye çalıŬüılan Ergenekon/ Nevruz Bayramıâ¬Ä¬ônı Türk kültürü bünyesinden koparmak istemekte ve bu konuda gayret göstermektedirler. Bu durumda bizlere düŬüen görev tarihimizi ve kültürümüzü daha iyi öĬürenip sahiplenmektir.
Atatürkâ¬Ä¬ôün tarih öĬürenmenin önemi üzerine söylemiŬü olduĬüu Ŭüu söz yukarıda izah etmeye çalıŬütıĬüımız konunun önemini daha iyi açıklamaktadır.
â¬Ä¬úTìúRK ìáOCUĬûU ECDADINI TANIDIKìáA DAHA BìúYìúK İŬûLER YAPMAK İìáİN KENDİNDE KUVVET BULACAKTIRâ¬Ä¬ù
1990 yılında baĬüımsızlıklarını ilan eden Türk Cumhuriyetlerinde Kırgızistan, Kazakistan, ìñzbekistan, Türkmenistan ve Azerbaycan ile Rusya Federasyonu bünyesindeki Tataristan 21 Mart Ergenekon/ Nevruz Bayramını â¬Ä¬úMilli Bayramâ¬Ä¬ù olarak ilan etmiŬülerdir. Bu günün coŬükuyla kutlanmasına  büyük önem vermektedirler.Türk Kültüründen kaynaklanan Ergenekon/Nevruz Bayramı, her yönüyle Türk gelenek ve görenekleriyle zenginleŬümiŬü, anâ¬Ä¬ôanevi ve temeli beŬü bin yıllık Türk tarihine dayalı milli bir bayramdır.Türkiyeâ¬Ä¬ôde de 1991 yılında Türk Dünyası ile birlikte ortak bir gün olarak resmi tatil olmaksızın bayram ilan edilmiŬütir.
Nevruz, Türk insanını   birbirine kenetleyen, baĬülayan, Ergenekonâ¬Ä¬ôdan   demir daĬüları eriterek dirilen ataların ruhuyla yanan bir ateŬütir. Bu  ateŬü hiç sönmeden binlerce yıl yandı ve gelecekte de kıvılcımlarından binlerce gönlü tutuŬüturarak ortak kültür ocaĬüında binlerce ruhu ısıtacaktır. Avrasyaâ¬Ä¬ônın, Türk aleminin Nevruz toyu kutlu olsun, Nevruz gülleri geleceĬüe umutlar taŬüısın.
21 Mart Nevruz Bayramı, genç nesillerimize mutlaka öĬüretilmeli ve dünya durdukça  Türk Milletiâ¬Ä¬ônin geleneksel bayramı olarak yaŬüatılmalıdır.
NİCE NEVRUZLARDA BULUŬûMAK DİLEĬûİYLE!
KAYNAKLAR:
1.Meydan Larousse â¬Ä¬úNevruzâ¬Ä¬ù maddesi
2.Atatürk Diyor ki
3.ReŬüat GENìá:Türk İnanıŬüları İle Milli Geleneklerinde Renkler ve Sarı-Kırmızı-YeŬüil
4.Abdulhaluk M.ìáAY:Türk Ergenekon Bayramı Nevruz
5.Bahaeddin ìñGEL:Türk Kültürünün GeliŬüme ìáaĬüları
6.Mehmet Emin BATUR:Nevruz 22 Mart 2004
7.İsa ìñZKAN:Uygur Efsanelerinde Nevruz
8:Enver MUHAMMET:Uygurlarâ¬Ä¬ôda Nevruz GeleneĬüi,    Türksoy Dergisi, Mayıs 2003
9.Hatice Emel AŬûA:Nevruzâ¬Ä¬ôun Türk Dünyasındaki İsimleri-Türk Kültüründe Nevruz, Yeni Avrasya Dergisi Mart-Nisan
PaylaŬümak Güzeldir:
Tarih: 21 Mart 2013 Yazar: Gökhan KaraoĬülu Kategori: Kalemimden 54 OkunmaYorum Yok
Konuyla İlgili Benzer Yazılar
- TaŬühanda Menengiç Kahvesi !
Bazen insan huzur isterde bazı güzide mekanlar vardır insanın içerisine huzur verirya ! heh birazdan ballandıra ballandıra anlatacaĬüım bu mekan öyle iŬüte... Sivas tarihi TaŬühan çarŬüısınd... Yazıyı Oku - Dünya’nın En ìáok Okunan Ŭûiiri – ANLAR
ANLAR EĬüer, yeniden baŬülayabilseydim yaŬüamaya, İkincisinde, daha çok hata yapardım. Kusursuz olmaya çalıŬümaz, sırtüstü yatardım. NeŬüeli olurdum, ilkinde olmadıĬüım kadar, ìáok az Ŭüeyi... Yazıyı Oku - Bugün Benim DoĬüum Günüm
22 Mart 1987  gecesi, buz gibi ve kasvetli bir hava akrep 23'ü yelkovanda 50'yi gösterirken, sıkıntılı bir yolculuĬüun sonucunda dünyaya gelmiŬüim. Bu karanlık gecenin, üzerimde ki ruh bunaltıcÄ... Yazıyı Oku - İllüminati Virüsüne Dikkat Edin !
1776 yılında Almanyaâ¬Ä¬ônın Münih kentinde, Adam Weishaupt isimli Kabbalacı bir Hukuk Profesörü ve Baron von Knigge ile diĬüerlerinin yardımıyla kurulan gizli topluluk. Illuminati, â¬Ä¬úAydınlanmıÅ... Yazıyı Oku - Ergen Siyasetçiler !
Ergenlik dönemindeki çocuklar ruhsal sıkıntılar içerisinde olurlar çok sıkıntılı bir dönem olmasına raĬümen çokta önem arz eder. ìáünkü hayatının geri kalanında ne olacaĬüını belirlem... Yazıyı Oku