Daha önce “Kürkçü Dükkanına Geri Dönüş”  yazısını okuyanlar bilir. Başımdan geçen bir tavukçuluk efsanesinin ardından esas olan mesleğime dönüşümü, bu yazımda da yaklaşık 10 gündür neden yeni yazı yazamadığım dan bahsetmek istedim.

Yaklaşık 10 gündür grafikerlik olan esas mesleğime dönüşümün ardından malum yeni dükkanımın tadilat işleriyle uğraşıyorum. Tavukçudan öncede bu dükkanım vardı ama tam istediğim gibi yapamadan bir tavukçuluk işine kalkışmış ve öylece kalmıştı. Hep hayal etmiştim tasarımlarımı yapabileceğim merdiven altı ufak ve sıcak bir mekanım olsun diye bu mekanı vakıfların bir iş hanında bulmuş ve kiralamıştım malum vakıf malları kirasını ödediğin sürece mal senindir ve ölene kadarda senin kalır hava parası almak kaydı ile devir etme hakkına bile sahipsindir.

İşte tamda hayalimde ki o ofisi bulmuş ama hayalimdeki gibi içini dizayn edememiştim. Ama Allah nasip etti ve bu sefer bu merdiven altı ufak ofisimi istediğim gibi tasarlıyacağım. Allah nasip ederse tadilat bittikten sonrada burada sizlerle resimlerini paylaşacağım. Konudan uzaklaşmadan geri dönersek malum dükkanın tadilatı bitmedi, ramazan rehaveti ve internetimin de dükkana çekildiğini baz aldığımız zaman uzun zamandır netten uzağım. Rüyasını bile netsiz göremeyen ben, 10 gündür nete giremiyorum.

Yeni yazılar yazamamamın sebebide tamamen bu, telden neden yazmıyorsun diye soranlar olabilir düşüncesiyle de hemen şu cevabı vermek istiyorum. Ben telefondan yazmayı bırak panele dahi girmeyi sevmiyorum bilgisayarı karşıma alıp yazmanın keyfini doya doya yaşamak istiyorum. Velhasıl işin özü bu sanmıyorum yazılarımı veya beni özleyen birilerinin olduğunu ama yinede günlüğümle dertleşmek neden ona uğramadığımı anlatmak istedim. Bundan sonraki yazımda da inşallah ofisimin yeni halini sizlerle paylaşırım. Yorumlarda buluşmak dileğiyle…